26 Ekim 2016 Çarşamba

Deneme

    Sabah uyandığımda kendimi yorgun hissediyordum. Günün 24 saatten fazla olması için yalvarıyordum. İş, okul, özel hayat hepsi için yeterli vakit ayırmak imkansızdı. Hayatımı kalabalık hissediyordum. Kendimi mutlu etmek başlığı altında aldığım her şey üstüme geliyordu. Bunu farkettiğim gün mutluluğun penceresini açtığımı hissettim.
    Ev o kadar ıvır zıvır ile dolmuştu ki kullanmadığım yüzlerce eşya ve kıyafet bana yük gibi geliyordu. Kendimi mutlu etmek için aldığım yüzlerce eşya beni mutlu etmiyor aksine hayatıma ağırlık katıyordu. Her geçen gün yenisi çıkıyor, onları takip etmekten hayatı kaçırdığımı hissediyordum. Her yenisi çıktığında eskisini çekmeceye kaldırıyordum durum artık sinir bozucu bir hal almaya başlamıştı, ve sonunda bir sabah devrim niteliğinde bir karar almaya karar verdim "Severek Tüket!".
    Her insanın mutlu olduğu nokta olan kendi zirvesine tırmanırken onunla beraber gelecek, zirveye tırmanırken ona ağırlık yapacak nesneler sevdiği ve bağ kurduğu nesneler olması gerektiğinin farkına vardım. Kendimi mutlu etmek için özenerek aldığım fakat kullanmaya dahi fırsatım olmayan yüzlerce ürünü satışa çıkardım. Sadece gerçekten bağ kurduğum ruhu olduğuna inandığım bozulsa dahi tamir etmeyi göze aldığım ona sanki bir ruhu varmış gibi yaklaştığım eşyalarımı yanıma aldım insanoğlunun bu zorlu yolcuğunda. Kendimi rahatlamış hissediyordum, hafiflemiş! Artık sadece bağ kurduğum değer verdiğim eşyalar vardı hayatımda yenisi dahi çıksa benim için yeri farklıydı onların. Ömürlerini tamamlayana kadar onlarla olacaktım.
    Bu şekilde hayattan daha fazla zevk almaya başladım. Çünkü eşyaları kullanırken kendimi farklı hissediyordum. Yenisi ne zaman çıkacak nerede ne kadara çıkacak diye araştırmalara girmek zorunda kalmadım. Hayatımda daha az ama daha verimli kullandığım eşyalarım oldu ve insanlara ayıracak çok daha fazla vaktim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder